"Jeg skulle ha deltatt på konferansen, men reiseplanene ble avlyst i siste øyeblikk."
"Vi skulle ha malt huset i fjor sommer, men tiden strakk ikke til."
"Hun skulle ha møtt vennene sine til middag, men hun ble sittende fast på jobb."
"Han skulle ha meldt seg på fotballaget, men ombestemte seg i siste liten."
"De skulle ha holdt en presentasjon for teamet, men tekniske problemer stoppet dem."
"Jeg skulle ha plantet blomster i hagen, men været ble altfor dårlig."
"Konferansa katılmam gerekiyordu, ancak seyahat planlarım son anda iptal edildi."
"Geçen yaz evi boyayacaktık, ancak zamanımız kalmadı."
"Akşam yemeği için arkadaşlarıyla buluşacaktı, ancak işte kaldı."
"Futbol takımına kaydolması gerekiyordu, ancak son anda fikrini değiştirdi."
"Takıma bir sunum yapmaları gerekiyordu, ancak teknik sorunlar onları engelledi."
"Bahçeye çiçek ekecektim, ancak hava çok kötüydü."